Dünyanın onun yankısıyla söylenceler ve hikâyelerle dolup taştığını hayal etmek bir an için ona güzel göründü. Kelimelerin, eş gördükleri müziklere Echo’nun sesiyle kur yaptığını düşünmek güzel göründü. Bu, birkaç dakikalık bir zamandı.
Özellikle bu aralar “kendime başkalarının gözlerinden bakıp yargılama sporunu” bırakmaya çalışıyorum. İnsan fark etmeden ruhundan bir parça bırakıyor kendisini yargıladığı zaman.
Bence sen de kendini çok özledin. Bir sebepten bilmiyorum ama uzun zamandır konuşmadın canın kendinle.
Gayya kuyusu gibi bir bürokrasinin, sizi dışına atmak için uğraşan bir sistemin içinde en ufak dertler bile rüyalara girecek derecede karmaşıklaşıp zihni bulandırıyor. Birçok konuda olduğu gibi burada da toplumsal yapının üst-orta katmanlarında değilseniz, ya da oraya çıkan asansörde, gitmek ne bir başarı hikâyesi ne de bir kurtuluş oluyor.
disiplinlerarası dolaşan bir zihin, bitimsiz bir merak, paylaşmayı seven, kolektif çalışmadan zevk alan, şakacı, yetenekli ve parlak bir akıl, bir kedi âşığı, yaratıcılığa teşvik ve kuir değerler..
Sürekli kar arttırmaktan önce insanlığın ve gezegenin refahını düşünen, sosyalist, feminist ve ırkçılık karşıtı bir dünyanın hem mümkün hem de gerekli olduğunu biliyoruz.
Evlilik yaşamının boğuculuğu, Consuelo’nun sevme kapasitesini azaltıp yaşam gücünü de tüketecek güçtedir. Antoine, Consuelo’nun mutsuz evliliğini eşinin kalbinin bencilliğine; sevmekten çok, sevilmeye düşkünlüğüne bağlar.
Rapçi Khontar “sürtük” derken ne demeye çalışıyor?
Benimkinden bambaşka dünyalar ve anlatıcıları…
-Çocuğun olunca nereye koyacaksın?
-???