Edebiyatta şişmanlık, karakterlerde ısrarla nahoş bir özellik olarak yer aldı bugüne kadar. Romancılar şişman karakterleri işleseler bile bu insanlar birinin saç renginin siyah olabilmesi gibi şöylece şişman olamıyorlar.
Dünyayı değiştirebileceğimizi düşündük. Şimdi biliyoruz ki bu his bize has değildi, biliyoruz ki her devrim anı açık aşikar bir kaderin nabzıyla akar. Bugün her şey ne kadar farklı geliyor. İnandığımız şeyleri gömmeyeceğim, ama o his -gençliğin iyimserliği? saflık? idealizm? aptallık? – artık tamamen ve geri dönüşsüz şekilde ölü.
“Çok tanıdık bu. Neredeyse sesini duyacak gibiyim: “Kitap mı okuyorsun, ne okuyorsun? Saçların da ne güzelmiş, telefonunu alabilir miyim” 19. yüzyıldan beri değişmeyen taciz meselesi.
Woolf sosyalleşmeyi ve çene yarıştırmayı çok seviyor, sivri zekasını, hayal gücünü ve zengin zihinsel altyapısını insan ilişkilerinde mahvedici bir silah olarak kullanabiliyor…
Çağla’nın günahkar şarkı listesi
18. yüzyılda Fransa’da tüm hayatı boyunca ebelik eğitimi vermiş Angelique du Coudray’in eğitim malzemeleri.
David Foster Wallace takıntısı ve The Decemberists klibi
Çin’in başkenti Pekin’de 26 katlı bir apartmanın tepesine kondurulan 1000 metrekarelik kaya-villa, şehir mimarisinde mağara akımının öncülüğünü yapıyor
Bu haftanın Arzu Tramvayı Çiğdem’den, bize Dick Dale ve müziğini kendi sözleriyle anlatsın: