“Lynn Hill”, “kaya tırmanış efsanesi” ya da sadece “efsane”...

KÜLTÜR

ECİNNİLİK

Kaya Tırmanış Efsanesi: Lynn Hill

Bu yazının son rötuşlarının atıldığı günlerde Kevin Jorgeson ve Tommy Caldwell adındaki iki Amerikalı tırmanıcı Kaliforniya eyaletindeki Yosemite Milli Parkı’nda bullunan Dawn Wall adında bir rotanın ilk defa serbest çıkışını yaptılar. Rota dünyanın en zor uzun duvar tırmanışı olarak kabul ediliyor ve tırmanılması 7-10 yıl arası bir süre aldı.

 

Ama bu rotanın bulunduğu El Capitan kayasından bahsedildiğinde istisnasız bütün tırmanıcıların aklına ilk gelen şey bir kadının ismi.

 

“EFSANE”

 

Kaya tırmanış filmleri genelde aynı şekilde başlar. İzleyicinin dikkatini cezbetmek için anlatılmak üzere olan hikayenin en etkileyici sahnesinden bir parça gösterilir. Yerden yüzlerce metre yüksekte, hayata el ve ayak parmaklarının uçlarıyla bağlı olduğu halde kendinden emin, yüzünde sakin bir ifadeyle kayanın üzerinde bir dansçı zerafetiyle yükselen bir tırmanıcı, tüm dikkatinizi ağzınız açık bir şekilde önünüzdeki ekrana vermenizi sağlar. Kıskanmak ve korkudan avuçlarınızın terlemesi arasında gidip gelirsiniz. Bu aşamada filme odaklandığınızdan emin olan yönetmen, hikayeyi, izlediğiniz tırmanışın öncesine, tırmanıcının hikayesine ve tırmandığı rotanın zorluğuna yönlendirir.

 

1

 

İşte bu aşamada, hemen her filmde, rotanın önemini anlatmak ya da tırmanıcı hakkında bilgi vermek için ekrana o gelir. Bu kısa boylu, incecik ama güçlü olduğu her halinden belli olan kadın, kendine has sakin bakışı ve alçakgönüllü tarzıyla konuşurken ekranın altında ismi ve ünvanı yazar: “Lynn Hill”, “kaya tırmanış efsanesi” ya da sadece “efsane”. Sebepsiz yere değil. Lynn, sadece bir çok ilk ve zorlu tırmanışa imza atmakla kalmayıp, başarılarıyla erkek-egemen tırmanış dünyasının cinsiyetçi önyargılarını öyle bir yerle bir etti ki parçaları bir daha kimse toplayamadı. Eşi hala az görülen kuvveti, dengesi ve yaptıkları gibi efsanevi kararlılığı ve alçakgönüllülüğüyle günümüzde de tırmanıcılara ilham kaynağı olmaya devam ediyor.

 

KAYA TIRMANIŞ ROTALARI

 

Kaya tırmanışı, dik kaya yüzeyleri üzerindeki belli hatları takip eder. “Rota” denilen bu hatların zorluğu, sanılanın aksine ne kadar yüksek olduklarından çok, tutamakların ve basamakların büyüklüğü, duvarın eğimi ve rotanın içerdiği tehlikeye bağlıdır. Rotaları tırmanan herkes aşağı-yukarı aynı tutamaklar ve aynı basamaklar arasında benzer hamleleri yapar, benzer bir deneyim yaşar. Öyle ki; her tırmanış, herkesin üzerinde anlaştığı bir zorluk derecesiyle ifade edilebilir. Bu sayede bir rotayı tırmanıp tırmanamayacağınızı bu dereceye bakarak aşağı yukarı kestirebilirsiniz.

 

Nose rotasının üzerinde, yerden yaklaşık 700 metre yukarıda.

Nose rotasının üzerinde, yerden yaklaşık 700 metre yukarıda.

 

Bazı duvarlar o kadar düz, eğimleri o kadar diktir ki tırmanılıp tırmanılamayacakları kestirilemez. Zorluk skalasının en tepesinde yer alan bu duvarları bazen iyi bir tırmanıcı gelip, uygun çatlakları ve minik çıkıntıları tutarak ve uygun yerlere basarak tırmanır. Bu ilk tırmanışın fiziksel zorluğunun yanında, çıkılıp çıkılamayacağının bilinmemesinin oluşturduğu zihinsel bariyer, ilk çıkışları oldukça saygıdeğer kılar. Lynn Hill böylesine bir ilk çıkışı kimsenin tırmanılmasının mümkün olduğuna inanmadığı bir kaya üzerinde yaptı ve o günden beri tırmanışın tartışmasız efsanesi oldu.

 

Amerika’nın Kaliforniya eyaletinde doğup büyüyen Lynn Hill spor hayatına çok küçük yaşta jimnastik yaparak başladı. Hareketleri yapmakta oldukça başarılı olmasına rağmen hamleleri bitirdikten sonra gelen selamlama ve seyirciye gülümseme kısmını yapay bulduğundan bir türlü sevemedi. Bu tür yapaylıklar yüzünden bir süre sonra bu spordan soğudu ama edindiği karmaşık hareketleri basit parçalara ayırma becerisi, hayat boyu ona yardımcı olacaktı.

 

14 yaşındayken ablasının erkek arkadaşı Chuck sayesinde tırmanışla tanıştı. Kayaya ilk dokunduğu andan itibaren bu spora tutkuyla bağlandı. Kısa sürede yıllardır tırmanan Chuck’ın tırmanamadığı rotaları çıkmaya başlamıştı.

 

Kalabalık bir ailenin 7 çocuğundan 5.si olan Hill için tırmanış, anne babasının arasında büyüyen anlaşmazlıkların yarattığı gerilimden bir kaçış haline geldi. Babasının bir sevgilisi olduğunu ve annesinin buna göz yummaya razı olduğunu öğrendiğinde bütün ailevi mutluluk illüzyonu parçalanmıştı. Bu sorunlardan kaçmak için kendini tümüyle tırmanmaya verdi.

 

1970’li yıllardaki Hippi hareketinden etkilenmiş, kendilerine “Stone Masters” diyen, Lynn’in dışında erkeklerden oluşan bir gruba dahil oldu. Tırmanış camiasına hala hakim olan erkek egemen bakış açısıyla ve ön-yargılarıyla o günlerde tanıştı. Tırmanış dünyasının kendine has tabularını hiçe sayan ve tırmanışı ruhsal dünyalarının bir uzantısı olarak gören Californialı bu isyankar grubun üyelerinin her biri tırmanış tarihinde izler bıraktı. Ama hiçbirinin adı Lynn Hill kadar duyulmadı.

 

Yazının başında bahsi geçen Dawn Wall ile ilgili bir videoda vatandaşı bilgilendirirken.

Yazının başında bahsi geçen Dawn Wall ile ilgili bir videoda vatandaşı bilgilendirirken.

 

Arco'daki turmanış yarışmasından önce konsantre olurken.

Arco’daki turmanış yarışmasından önce konsantre olurken.

 

“16 yaşında bir kızın kendisinden iyi tırmanmasına bozulmayan” Chuck’ın aksine, diğer erkek tırmanıcıların egoları Lynn’in tırmanışları karşısında zarar görüyor, inanılmaz yeteneği için bahane üzerine bahane üretmek zorunda kalıyorlardı. Granitte hafif olduğu için iyi tırmanıyordu, Yosemite’de küçük elleri çatlaklara sığdığı için, Kireçtaşı’nda ise elleri, başkalarının iki parmağının sığdığı yere onun üç parmağı sığacak kadar ufak olduğu için. Erkekler bir türlü 1.57’lik bu kadının kendilerinden iyi tırmanabileceğini kabul edemiyordu.

 

Lynn o zamana kadar sadece erkeklerin tırmanabildiği rotaları birer birer çıkmaya başladıktan sonra çevresindekiler yavaş yavaş bahane üretmeyi bıraktılar ve Lynn’in yeteneğini kabul etmek zorunda kaldılar. Ama Lynn’in üstünlüğü seneler sonra The Nose rotasını tırmanana kadar erkekler tarafından tam olarak kabul görmeyecekti.

 

Büyük Tavan’a doğru tırmanırken. Tavanın duvarla birleştiği yerdeki, parmakların birinci boğumunun anca sığabileceği genişlikteki çatlaktan başka tutacak yer yok. Basacak çıkıntı zaten hiç yok.

Büyük Tavan’a doğru tırmanırken. Tavanın duvarla birleştiği yerdeki, parmakların birinci boğumunun anca sığabileceği genişlikteki çatlaktan başka tutacak yer yok. Basacak çıkıntı zaten hiç yok.

 

Alanında öncü herkes gibi Lynn’in hayatı mücadele içinde geçti. O yıllarda tanınmayan bir sporun tutkunu olmak, mütevazı bir hayat tarzına sahip olmak demekti. Garsonluk, aşçılık, tezgahtarlık yaparak geçimini sağlamaya çalıştı. Ara sıra televizyonlarda uçan balonlardan iple sarkmak gibi akrobatik gösteriler yaparak tırmanış seyahatlerinin masraflarını karşılamaya çalışıyordu.

 

Bu zamanlarda katıldığı “Survival of the Fittest” yarışmasını arka arkaya 4 kere kazanarak bu konuda da bir rekora imza attı. Bir arkadaşının tavsiyesi üzerine antrenmana başladığı Bench Press dünya rekorunu kendi sikletinde 68 kilo kaldırarak kırdı.

 

Lynn, hayatın zorluklarına karşı mücadele ederken, tırmanış dünyasında da kadın-erkek ayrımcılığıyla mücadele etmek zorunda kalıyordu. Katıldığı bir atletizm yarışmasında, erkeklerin birincilik ödüllerinin kadınlarınkinden iki kat daha fazla olmasına itiraz edince, “kadınlar da üstsüz yarışırsa onlara da aynı ödülü veririz” cevabını aldı. Kadın yarışmacıları örgütleyip yetkilileri yarışmayı boykot etmekle tehdit edince gelecek sene ödülün arttırılacağı sözünü almayı başardı. Ama yarışmayı düzenleyenler sonraki sene yarışmayı iptal ettiler. Lynn Hill de kendini tırmanış yarışmalarına verdi.

 

Zamanın önde gelen tırmanıcılarından J.B. Tribout, ilk çıkışını yaptığı en zor rotalardan biri olan Masse Critique adlı rota için açık açık “hiç bir kadın bu rotayı tırmanamayacak” dediğinde kendinden çok emindi. Lynn bu rotayı Tribout’dan daha az denemede tırmanmakla kalmadı, aynı yıl dünya kupasında final rotasını tırmanan -kadın veya erkek- tek tırmanıcı olarak tarihe adını yazdırdı. Başarmak istediği bir hedef daha kalmıştı: Yosemite’deki The Nose rotasını ilk defa serbest tırmanmak.

 

Burada ufak bir teknik not düşelim: serbest tırmanış, yine sanılanın aksine, ipsiz tırmanmak anlamına gelmiyor (onun adı serbest solo). Yüksek duvarlarda tırmanış çok zorlaştığı zaman, tırmanıcılar kayadaki girinti ve çıkıntaları tutup tırmanmak yerine kayaya çaktıkları çiviler (sikke) ve çatlaklara sıkıştırdıkları metal takozlara basarak, “yapay” bir şekilde tırmanmak zorunda kalırlar. Daha fazla emek gerektirse de bu tırmanış stili daha az atletik ve daha kolaydır.

 

Nose üzerindeki ikinci kilit kısım olan ‘Değişen Köşeler’ kısmını tırmanırken.

Nose üzerindeki ikinci kilit kısım olan ‘Değişen Köşeler’ kısmını tırmanırken.

 

Buna karşılık, serbest tırmanış, ipin ancak düşme durumunda işe yaradığı, tırmanıcının sadece el ve ayaklarını kullanarak kaya üzerinde yükseldiği bir tırmanış biçimidir. Kimi zaman yapay tırmanılmış rotalar, uzun denemeler sonucu serbest tırmanılır ve tırmanıcıya ilk serbest çıkışı yapma ünvanını kazandırır. Kimi yapay rotalar vardır ki serbest tırmanılması asla mümkün değildir. El Capitan üzerindeki The Nose rotasının da işte böyle bir rota olarak kalacağı sanılıyordu, ta ki Lynn Hill onu serbest tırmanmayı kafasına koyana kadar.

 

“IT GOES BOYS”

 

The Nose, Yosemite milli parkındaki en büyük kaya olan El Capitan’ın üzerinde, 1000 metre yüksekliğinde bir rota. Dünyanın en meşhur, en çok tırmanılan uzun duvar rotası. Her ülkeden tırmanıcılar bu rotayı çıkmak için her yıl Yosemite’ye geliyor. Yılların tecrübesine sahip insanlarca bile ancak yapay olarak 3-5 günde tırmanılabilen rotanın serbest çıkılabileceğine o yıllarda kimse ihtimal vermiyordu. Bunun nedeni rotanın çeşitli yerlerinde 10-15 metrelik inanılmaz zor bölümlerin varlığı. Bunlardan biri “büyük tavan” adı verilen, minik bir çatlakla ayrılmış dümdüz bir duvarla tavanın buluştuğu kısım (bkz foto 5). Minik çatlağa çakılan sikkelere basıp tutarak bile çıkmak oldukça cesaret isteyen bir iş. 1993 yılında kimse bu kısmı serbest çıkmayı denememişti bile. Uzun denemelerden sonra kısa boyunun getirdiği dezavantaja rağmen Lynn, burayı ilk defa serbest tırmanan (kadın ya da erkek) tırmanıcı olmayı başardı.

 

İkinci bir zor bölüm ise yüksek tavanlı bir odanın köşesine benzeyen, tutamak ve basamak olabilecek çıkıntılardan yoksun bir kısımdı. Lynn burayı tırmanabilmek için kendini köşeye sıkıştırarak yükselebildiği, adına ‘Houdini Tekniği’ dediği bir teknik geliştirdi (bkz foto 6,7).

 

7

 

Rotanın kalanını da serbest tırmanarak 4 gün sonra rotanın tepesine ulaştığında bu meşhur rotayı tırmanan ilk insan olmuştu. Eskiden “ilk çıkış” ve “ilk kadın çıkışı” yapılan rotaların yerine ilk defa “ilk çıkış” ve “ilk erkek çıkışı” yapılması gerekecekti. Bu durumla ‘it goes boys’ (rota çıkılabiliyor çocuklar) diyerek inceden dalgasını geçtiği de anlatılır. Bu ilk erkek çıkışı 12 yıl daha gerçekleşmeyecekti ki bu gecikme böylesine meşhur bir rotada eşi duyulmamış bir şey.

 

Henüz bu başarısının üzerinden bir yıl geçmeden bu sefer Lynn daha da akıl almaz bir denemede bulunmaya karar verdi. Bu rotayı 24 saat içinde baştan sona tırmanmayı deneyecekti. Çıkışını filme almak için anlaştıkları prodüktör son anda vazgeçince çekimlerin de organizasyonunu üstlendi. İlk denemesinde başarısız oldu. Daha çok antrenman yaptı ve 21 yıl önce 19 Eylül akşamı saat 10’da tırmanışa başladı. 23 saat sonra yorgunluktan bitap düşmüş halde zirveye ulaştı ve bugüne kadar da oradaki yerini korumakta.

 

 

Ek bilgiler:

 

Lynn Hill’in otobiyografisi ‘Climbing Free’ okunmaya değer. Lynn Hill’in de dahil olduğu Yosemite Tırmanış camiasının anlatıldığı belgesel Valley Uprising Internetten satın alınıp indirilbilir: http://www.valleyuprising.com/.

 

Timmy O’Neil adlı komik tırmanıcın anlattığı, hızlandırılmış, eğlencili tırmanış tarihi.
https://www.youtube.com/watch?v=K-s4uFqNXO4 Lynn Hill’den nasıl bahsettiğini mutlaka izleyin.
 

Yazıda da bahsi geçen Lynn’in Nose rotasını tırmanışını konu alan belgesel: http://www.dailymotion.com/video/xxwtg_lynn-hill-gravit-the-noze-el-capita_sport

 

Diğer önde gelen kadın tırmanıcılardan bazıları:

 

Catherine Destivelle
Beth Rodden
Robyn Erbesfield
Ashima Shirashi (6 yaşında rekorlar kırdı!)
Alex Puccio
Sasha DiGiulian
 

Ülkemizdeki milli tırmanıcılarımızdan bazıları:
 
Duygu Yarsur
Evren Karadağ
Gürgel Özver

 
 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

KÜLTÜR

YAyın Karanlık Yüzündeki Kadınlar
Ayın Karanlık Yüzündeki Kadınlar

Hiçbir yerde yüzleri görünmeyen, isimleri anılmayan ve insanlığın aya gidişinde çok önemli rolleri olan kadınlar var.

KÜLTÜR

YTek Seferde Düşmeden: Margo Hayes’in Tırmanışı
Tek Seferde Düşmeden: Margo Hayes’in Tırmanışı

19 yaşındaki Margo Hayes, bugüne kadar bir kadın tarafından tırmanılan en zor kaya tırmanış rotasını tırmandı.

MEYDAN

Yİhtiyacı Olanlara Yer Verin
İhtiyacı Olanlara Yer Verin

Toplu taşımadaki nezaket kuralları hatırlatmalarında Viyana durağı.

KÜLTÜR

YTırmanış Alemlerinin En Küçüğü: Aşima Şiraişi
Tırmanış Alemlerinin En Küçüğü: Aşima Şiraişi

Tırmanış sporuna başlama yaşı gittikçe küçülüyor. Çocuklardaki henüz körelmemiş içgüdüsel tırmanma becerisi, heyecan ve eğlenceyle birleşince vazgeçilmez bir ilgi alanı oluyor.

Bir de bunlar var

AVM’ye Satılmayan bir Ev: Edith Macefield’in Direnişi
Sizınla Değilim
Hamama Giren Terler

Pin It on Pinterest