"Hepimiz millete yutturduğumuz kişiyiz, o yüzden millete kimi yutturduğumuza dikkat etmemiz lâzım."

SANAT

Eski Kurt Poloniøus

«Kendi dengemi sürekli kaybediyor ve yeniden kazanıyorum, kurmacanın en basit konusu da zaten budur. Kendim de bir kurmaca ürünüyüm.»

 

Az sonra okuyacağınız alıntı, yeni yayımlanan Kurt Vonnegut: Letters (Mektupları) kitabından. Ama Slate aynı alıntıyı “hem ödev, hem mektup, hem de yazarlık ve hayat hakkında bir rehber niteliğinde” diye tasvir ederken, herhalde Vonnegut’un yayımlanan son kitabı A Man Without a Country‘nin çıktığı sene TV röportajlarında bürünmüş olduğu, o gün bugündür de akılda kalan beyazlar içindeki kozmik akıl hocası dönemini hatırlıyor. Bence bu yazı, ve aslında Kurt Vonnegut’un yazarlık kariyeri, Tavuk Suyuna Çorba: İçinizi Isıtacak Hikâyeler dizisini takdim ediyormuş gibi özetlenmemeli. Gerçek hikâye çok daha ilginç. Resmi biyografisi And So It Goes‘un da ölümünden sonra gösterdiği gibi, Vonnegut “Çok anlamlı… ” yorumuyla birlikte sosyal profillerde paylaşılan “Merhaba bebeler [sic], Dünyaya hoş geldiniz” yazısının belli ettiği mesafeli hümanistlikten çok daha fazla derinliğe sahip.

 

«Beni kurtaran Paul Engle’ın 1960’ların ortasında düzenlediği Yazarlık Atölyesi oldu, bence beni tanımıyordu, adımı falan da duymuş değildi. O öyle saçma sapan şeyler okumazdı. Ama okuyan başka biri vardı, benim gerçekten de yazar olduğumu, beş parasız bir araba dolusu çocukla ortada kaldığımı, kitaplarımın baskısının kalmadığını ve ödümün koptuğunu ona söylemiş. O da bana bir can simidi yolladı, yani bir öğretmenlik işi verdi. Aynı sonbahar bir can simidini daha birinci sınıf bir yazar olan Nelson Algren’e, bir tane de Şilili romancı Jose Donoso’ya gönderdi. Üçümüz de yoksa aynı yolun yolcusu olmuştuk.»
 

Can Dündar dış sesinden kaçınarak (acaba geç mi kaldım?) size anlatmaya çalışacağım: Daha sonra öğretmen olarak yanına katılacak bir ahbabına “iyi dinlesen, göt deliği kâğıttanmış gibi konuşan tohuma kaçmış bir şarlatan, tilki gibi bir ihtiyar ve olağanüstü bir pazarlamacı” diye anlatacağı Paul Engle, Iowa’daki yaratıcı yazarlık öğrencilerine hocalık yapmasını teklif ettiğinde, Kurt Vonnegut kendisine nasıl bir iyilik yapıldığının farkındaydı. Kitapları –ki Mother Night (Gece Ana) ve Cat’s Cradle‘ı (Kedi Beşiği) çoktan yazmıştı– satmıyordu, hatta basılmıyordu; geçimini bir araba bayisinde çalışarak kazanıyordu; çocukluk aşkı ilk karısı Jane M. Cox üzerinde muazzam bir baskı kurmuştu; üç çocuğuna karşı ilgisizdi (kendi anne babasını ilgisizle suçlamasına rağmen); üstüne bir de ölen kardeşinin üç çocuğuna da bakıyordu. Hal böyleyken, Iowa Üniversitesi’ne geldiğinde yazarlığı bırakmak üzereydi.

 

«Geniş ailemi (altı çocuk) karımla birlikte Cape Cod’da bırakarak, altı ay kadar [Iowa’da] yalnız yaşadım. Paraya ihtiyacım vardı. Uyandırılmaya ihtiyacım vardı. Hava değişikliğine ihtiyacım vardı. […] Tam aradığım şeymiş meğer. Bir anda yazmak yeniden önemli bir meşguliyet halini aldı. Cape Cod’daki komşularım beni okumuyordu, zaten hiçbir şey okumuyorlardı, kendimi orada lüzumsuz bir vatandaş gibi hissediyordum. Iowa City’de baş üstünde tutuluyordum ve azametliydim. Benim yaşımda bir adama yapılacak bir maymun salgı bezi naklinden daha iyi geldi.»

 

Hakikaten de öyle oldu. Seymour Lawrence’ın desteğini kazandıktan sonra 75.000 $’lık bir avans aldı, üç kitabı tekrar basıldı. Eski karısını terk etti, öğrencilerinden Loree Rackstraw’la ölümüne kadar, yeniden evlendikten sonra da devam eden bir ilişkiye başladı. Ama en iyisi, Iowa’da beraber ders verdiği Richard Yates ve John Irving gibi yazarlardan aldığı tavsiyeleri dinlemesi oldu. Önce Mother Night‘a otobiyografik bir önsöz yazdı, sonra da Müttefik güçlerce dümdüz edildiğine bizzat şahit olduğu, sonrasında enkazda cesetleri toplamakla görevlendirildiği Dresden hakkındaki romanı pastel boyalarla planlamaya başladı. 1969’da Slaughterhouse-Five yayımlandığında, Kurt Vonnegut nihayet hayal ettiği gibi ünlü New York yazarlarından biri olacaktı. 1970’te, biyografisinde sosyal merdiven tırmanıcısı bir Leydi Macbeth gibi anlatılan fotoğrafçı Jill Krementz’le evlendi. Kariyerinin geri kalanı, şöhretine ve üslubuna uygun bir karakter oluşturmakla geçti. Bugün de Iowa’daki Edebiyat Yürüyüş Parkuru’nda adının yer aldığı plakanın altında Mother Night kitabında, Nazi propagandacısı kılığıyla Amerikan ajanlığı yapan Howard W. Campbell Jr. karakterine söylettiği şu söz yazılı:

 

“Hepimiz millete yutturduğumuz kişiyiz, o yüzden millete kimi yutturduğumuza dikkat etmemiz lâzım.”

 

Vonnegut’un kendisini mistisize ederek başarıyla örttüğü burjuva –NPR‘dan Drew Toal’a göre insanlıkla aynı kusurlu kumaştan yapılmış kusursuza yakın bir örnek olan– tarafı, atölyedeki öğrencilerinden bir başkası olan Suzanne McConnell’ın sakladığı ödevdeki “poloniøus” imzasında saklı: Yani Hamlet‘in her işe burnunu sokan, lüzumsuz nasihatlerle kafa şişiren karakterinde. Kozmik akıl hocasının altında bulunan acayip acımasız, üzgün ve hodbin olabilen bu adamın Polonius’luğu dahil tüm nüanslarını görmek için de, herhalde Mektupları‘nı (çevirisinin çıkacağı asra kadar İngilizcesinden) okumak lâzım.

 

***

 

KURMACANIN BİÇİMİ DÖNEM ÖDEVİ

 

30 Kasım, 1965

 

Canım:

 

Bu ders Kurmacada Biçim ve Teori olarak başladı, Kurmacanın Biçimi oldu, sonra Kurmacanın Biçimi ve Dokusu, sonra Yüzey Eleştirisi, veya Gerçek Bir Eski Kurt Gibi Kasılarak Konuşmak olarak devam etti. Herhalde Siyah Şubat’a* girdiğimizde Hayvan Besiciliği 108 olacak. Çok, çok değerli bir arkadaşımın bir keresinde bana söylediği gibi: “Aman kendine mukayyet ol. Kendimizi buradan kilometrelerce ötede bulabiliriz.”

 

Dönem ödevinize gelince, verdiğiniz kâğıtların hem müstehzi, hem inançlı olmasını istiyorum. Evrene hayran kalmanızı, kolay memnun olmanızı, fakat Evren hakkında sahip olduğunuz derin fikirlere ters giden sanatçılara da tahammülsüzlük göstermekte çabuk olmanızı istiyorum. “Her şeyden önce bunu bil…”†

 

Sizi, Modern Öykünün Ustaları’nda bulunan on beş hikâyeyi okumaya çağırıyorum (Ed. W. Havighurst, Harcourt, Brace, ciltsiz 14.95$). Kendi keyfiniz ve tatmininiz için okuyun, her birine 200 gram kaliteli içkiyi yedi dakika önce midenize indirmişsiniz gibi başlayın. “Doğru yola dönüp küçük çocuklar gibi olmazsanız…”‡

 

Sonra temiz, beyaz bir kâğıda kitabın içindekiler kısmını sayfa numaraları hariç aynen geçirip, her rakamın yerine A ile F arası bir not yazın. Notlarınız çocukça bir bencilliğe sahip olsun, memnuniyetiniz veya memnuniyetsizliğinizin arsız bir ölçüsü olsun. Yalnız bazı öyküleri diğerinden fazla beğenmenizde ısrar ediyorum.

 

Sonra bir üniversiteye mensup olmadığınız, iyi bir edebi dergide tanınmayan ama yetenekli bir editör olduğunuz sanrısına kapılın. Üç sizi en çok, üç de en az memnun eden toplam altı hikâye seçin ve yayımlanmaları teklif edilmiş gibi düşünün. Tecrübeli, saygın, hazırcevap ve yorgun bir üstünüze teslim etmek üzere her biri üzerine bir rapor yazın.

 

Akademik bir eleştirmen, sanat sarhoşu, veya edebiyat piyasasına dalmış barbar misali davranmayın. Hikâyelerin nasıl başarılı ya da başarısız olduğu hakkında içine ufak tefek şeyler doğan duyarlı birisi gibi yazın. Gönlünüzce takdir edin veya sövün, ama sizi sinir eden veya hoşunuza giden ayrıntılara karşı gözünüz açık olsun. Kendiniz olun. Benzersiz olun. İyi bir editör olun. Evrenin daha fazla iyi editöre ihtiyacı var, doğruya doğru.

 

Sınıfta seksen kişi olduğunuzdan, kör veya katil olmayı da istemediğimden, her birinizden yirmişer sayfa gayet yeterli gelecektir. Kelime israfı yapmayın. Boşa çenenizi yormayın. Bildiğim kelimeleri kullanın.

 

poloniøus

 

***

 

Lüzumsuz dipnotlar:

 

* Siyah Şubat: Özellikle 1965‘te pek yaygın bir uygulama olmasa da, Amerika Birleşik Devletleri’nde siyahi vatandaşların tarihinin kutlandığı ay.

† “Her şeyden önce bunu bil: kendine sadık ol.” Hamlet I. Perde III. Sahne’den Polonius’un (ya da poloniøus’un) Fransa’ya gidecek olan Laertes’e nasihati.

‡ Matta 18:3’ten. “Sonra dedi ki: ‘Size şunu söyleyeceğim: doğru yola dönüp küçük çocuklar gibi olmazsanız, cennet krallığına giremezsiniz.’ ”

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

KÜLTÜR

YJane Vonnegut, Kurt Vonnegut’u Nasıl Yazar Yaptı?
Jane Vonnegut, Kurt Vonnegut’u Nasıl Yazar Yaptı?

Kurt Vonnegut'un çocukluk aşkı, ilk eşi Jane Cox'a yazdığı mektuplar, Jane'in hem hayatına hem de yazarlığına ne denli etki ettiğini ortaya koyuyor.

SANAT

YAndrew Solomon: İntihar, Bir Yalnızlık Suçu
Andrew Solomon: İntihar, Bir Yalnızlık Suçu

Medya intihar haberlerini verirken neredeyse istisnasız olarak bir “gerekçe” sunar ve insanın kendisini yok etmesinin mantıksızlığına bir mantık göstermeye çalışır.

TARİH

YDemir Çağı Kadınları! Yaza Ovidius’la Işıldayarak Girin
Demir Çağı Kadınları! Yaza Ovidius’la Işıldayarak Girin

Genç kalmak için artık Jüpiter'e yalvarmanıza gerek yok! Ovidius'tan (MÖ 43 - MS 18) güzellik tavsiyeleri...

SANAT

YKitap Kapağında Gerileme ve Çöküş Dönemi
Kitap Kapağında Gerileme ve Çöküş Dönemi

Kapak tasarımı gerçekten eften püften bir konu mu?

Bir de bunlar var

“Resimlerimin Deşifresi Meşakkatli, Bazen de Gereksiz:” Müveddet Nisan Yıldırım ile Söyleşi
Kayıp Zamanın İzinde: Theresa Hak Kyung Cha’nın Sinematik İmgelemi
Nuri Bilge Ceylan’ın Kadınları: Bakmak ve Bakılmak

Pin It on Pinterest