Porno üzerine çokça yazılıp çizildi ama pek de gündelik deneyimlerimizi, özellikle partnerlerimizin porno alışkanlıklarının bizi nasıl etkilediğini konuşmuyoruz.

MEYDAN

Pornoya Tanık Edilmek

 

Bu yazıyı biraz iç dökmek, biraz (başta feministler olmak üzere) kadınlara danışmak, biraz da üstüne konuşmadığımızı fark ettiğim bir konuyu açmak üzere yazıyorum. Porno üzerine çokça yazılıp çizildi ama pek de gündelik deneyimlerimizi, özellikle partnerlerimizin porno alışkanlıklarının bizi nasıl etkilediğini konuşmuyoruz. Porno kadını metalaştırıyor mu, porno cinsel ilişkinin katalizörü olabilir mi, porno endüstrisi yerine bağımsız porno çekmek/izlemek özgürleştirici mi… Bu sorulara yanıt aradık. Peki partneriniz sizinle aynı kanepede uzanırken bir anda porno açıp mastürbasyon yapmaya başlasa, sizi bu cinsel aktiviteye rızanızı alarak dahil etmese ve hatta ben de katılayım dediğinizde reddetse nasıl hissedersiniz ve ne yaparsınız?

 

İki gece önce, kocam oturma odasında kanepenin bir ucunda ben, bir ucunda o, yüzümüz farklı yönlere dönük iken porno açıp mastürbasyon yapmaya başlamış. Ta ki ‘artık yatalım istersen’ deyip koltuktan kalkana ve kucağındaki tablette poposu dönük zıplayan bir kadını görene dek fark etmedim… Önce şok oldum. ‘Neden bana söylemedin ki izlediğini? Belki birlikte izlerdik. Hem sevişmek istiyordum ben bu akşam,’ dedim. Umursamadan devam ettiğini görünce ‘kalbimi kırıyorsun’ dedim. O da işe yaramayınca, bari gözümün önünde olmasın diyerek yatak odasına geçtim. Baktım hala umurunda değil, sinirle odaya geri döndüm ve önce elinden tableti aldım, sonra tartışma sırasında tableti tekrar kucağına fırlatıp küfür ettim. Kocamın söylediği şuydu ‘ben her zaman porno izledim. Seninle bir alakası yok. Eskiden de izlediğimi biliyorsun. Beni zevkimden mahrum edemezsin. Son günlerde sevişmek istemiyorsun. Benim ihtiyaçlarım var. O yüzden de porno izliyorum…’ Erkeklerin ihtiyaçlarına karşı feminist alerjimle birlikte tartışma kızıştı. Ve nadir kavgalarımızdan birini ettik.

 

Ertesi sabah benimle konuşmadan işe gitti. Benimse bütün gün gözümün önünde o popo zıpladı durdu. Garip bir şekilde kendimi aldatılmış hissediyor, bir türlü o görüntüyü de fikri de kafamdan atamıyordum. Ertesi akşam nispeten daha sakince konuştuk bu konuyu. Onun nezdinde çözüldüğünü sanıyorum. Ama ben hala yaşadığım şeyi atlatamadım. Bugün google’da (İngilizce) ‘partnerim yanımda porno izliyor’ cümlesini aratınca fark ettim ki özellikle partnerinin rızasını almadan yanında porno izleyen tonla erkek var. Ve bu konuda kadınlar ne yapacaklarını bilemeyerek Yahoo Answers gibi kamusal alanlarda deneyimlerini paylaşmışlar. Özgüvenlerinin zedelendiğini, partnerleri ile aralarına cinsel soğukluk girdiğini, aldatılmış gibi hissettiklerini, bedensel kusurlar ve yaşları nedeniyle porno yıldızlarıyla yarışamayacaklarını düşündüklerini ve bu düşüncenin kaygıya yol açtığını anlatmışlar. Öte yandan pek çoğu kendi yanında olmadığı sürece partnerinin porno izlemesini normal karşıladığını, kendisi de porno izlediğini ya da partneriyle porno izlediğini söylüyor. Yani, kendilerini inciten yanı (ki benim içinde böyleydi) porno izlemesi değil, pornonun hangi koşullarda ve nasıl izlediği. Daha açık olmak gerekirse: partnerinizin bir başka kadını seyrederek aldığı cinsel hazza tanık edilmek ama onun aktif öznesi olmanıza izin verilmemesi.

 

Paylaşılan bu deneyimlere (çoğu erkekler tarafından kaleme alınmış) cevaplardan bir kısmı ise ‘erkekler porno seviyor, alışın’, ‘partnerin porno izlediğinde soyunmaya başla, esas fantezisi senin de pornoya dahil olman’, ‘porno son derece sağlıklı, erkeklerin ihtiyaçları var’ diye uzayıp gidiyor. Bu tablo beni hem iyice endişelendirdi, hem de midemi bulandırdı çünkü arzulanan kadınların otomatize bir şekilde erkek her istediğinde soyunup, tümüyle onun arzularına kendisini bırakarak ‘rıza’ alma-verme ilişkisinin tümüyle yok olması bekleniyor, kadın ise öznelliğinden soyunup porno filmine dahil oluvermesi gereken bir nesneye indirgeniyordu. Kadın bu cinsel aktiviteye ancak porno yıldızına dönüşerek dahil olabiliyor, kendi cinsel arzuları, kendi haz kaynakları yok sayılıyordu. Böylece erkek bir başka insan ile cinsel ilişkiye giriyor olmanın beraberinde getirdiği müzakere, anlayış, karşılıklılık, özen gibi gerekliliklere bağlı kalmadan idealindeki robotla ‘işini görüyordu’. Tüm bunları düşününce pornoyu konuşurken kadınların gündelik hayatlarında deneyimledikleri şiddetin bir parçası haline nasıl somut olarak dönüştüğünü/dönüşebileceğini ve bunun pornonun üretiliş biçimi değil de dağıtım ve tüketiliş biçimiyle ilgili olduğunu/olabileceğini daha önce konuşmadığımızı düşündüm. (Eğer ben habersizsem lütfen yorumlarda kaynakları paylaşınız.)

 

İnternette gezinirken bir de ‘porno bağımlısı’ erkeklerin ‘mağdur’ ettiği kadınların yazdığı bir siteye denk geldim. Bu erkekleri sapıklıkla ve hastalıkla suçlamışlar. Yani, partnerinin yanında (ya da aynı evde iken) porno izlemek, tıpkı çeşitli cinsel şiddet türleri gibi, bir ‘sağlık’ sorunu olarak tartışılmaya başlanmış. Erkekler çok sağlıklı, kadınlar hastalıklı olduğunu iddia ediyor. Oysa belli ki orta da yine toplumsal cinsiyet ilişkileri ve iktidar bağlamında anlaşılması gereken yapısal/sosyolojik bir sorun duruyor. Kendi deneyimimde ve bu anlatılarda gördüğüm kadarıyla bahsedilen erkekler partnerlerine çoğu zaman açıkça hakaret etmiyor, kişisel ve fiziksel özelliklerini aşağılamıyor. Hatta bu sorunu yaşayan kadınlardan biri vajinismus ile mücadele ettiğini ve bu süreçte partnerinin desteğinin kendisi için çok yapıcı sonuçlar verdiğini anlatıyor. Peki partnerlerinin hayatın ve cinselliğin diğer alanlarındaki bu nispeten eşitlikçi/destekleyici tavırlarına rağmen, neden yanında porno izlenen kadınlar ‘yetersiz’, aldatılmış, cinsel anlamda isteksiz hissediyor? Bizi bu kadar yaralayan ne ve toplumsallık bunun neresinde? Farklı şiddet türleriyle (en başta aldatılmak) bu kadar benzer sonuçlar yaratmasının ardında ne yatıyor? Biz kadınlar bu konuda ne yapmalıyız? Bu ruhsal yara ile baş etmeye çalışırken bir de erkeklerin ‘bunu normal karşılamıyorsan sorun sende’ diyen anlayışsız, kaba, ve dahi hasta olduğumuzu ima etmesi bakımından şiddet içeren sözüne karşı ne söyleyebiliriz? Nasıl incindiğimizi partnerimize anlatmalı mıyız, bunun faydası var mı? Biz kadınlar bu konuyu kendi aramızda konuşabiliyor muyuz? Yorumlarda buluşmak dileğiyle…

 

Ana görsel: Bahram Hajou

YAZARIN DİĞER YAZILARI

KÜLTÜR

YDijital Şiddete Karşı Direnmek
Dijital Şiddete Karşı Direnmek

Bedenimize, çıplaklığımıza ve bedenimizin çıplak temsillerine sahip çıkmak...

Bir de bunlar var

Şimdi ve Burada, Müslüman Bir Feminizme İhtiyacımız Var Mı?
Kâbe’den Boğaziçi’ne: Kutsal ve İşgal
“Siz Hep Türkiye’yi Mahvettiniz”: Nefret Söyleminin Ekonomisi

Pin It on Pinterest