Transfinite bugün 17:30'da Yeşilçam sineması-yeni Vault 34'te. KAÇIRMAYIN

SANAT

Bana kuir ütopyaları çekebilir misin?

Adından da anlaşılabileceği gibi “Transfinite” (2019) ucu bucağı olmayan, sürekli akıp giden devinen değişimi merkezine alıyor. “Doğa kadar limitsiz…” altcümlesiyle niyetini açık ediyor. Birbirinden bağımsız 7 hikayeden oluşan ve San Francisco’dan kuir bir grubun kolektif emeğiyle bir araya getirilmiş bu film, büyülü, şiirsel ve değişken bir evrene sürüklüyor bizi. Öyle bir evren ki bu, terapistler sakallı kadınlar, kendini bilmek güçlerin en büyüğü, doğayla ve sanatla içiçe, uyum içinde yaşamak en mühim şeylerden biri…Keyif kaçıran kabadayılar ve politikacılarıysa elimizin bir hamlesiyle darmaduman edebiliyoruz. Tam da hayalini kurageldiğimiz gelecek gibi değil mi?

 

 

Bu 7 skecin kuirliği sadece kuir karakterleri merkeze almasıyla değil, animasyon, video-klip estetiği gibi birtakım ara janrlara geçişkenliğiyle ortaya çıkıyor. Animasyonun hayalleri imleyen araya girişleri, renkleriyle ve formları bir noktadan sonra filmin akışının bir parçası haline geliyor. Öyle bir evren ki bu, merkezine oturttuğu karakterlerin hiçbiri beyaz Amerikalılar değil, her ne kadar sınıfları bir miktar beyazlığa göz kırpsa da. Başarısızlığa, kalp kırıklıklarına mahkum ilişki sarmallarının kırıldığına; en büyük gücün kendini tanımakla elde edilebileceğine; aşkın, arzunun gerçekten klişe film temalarının ötesinde bir şeyleri değiştirebilir olduğuna; çok aşklı kuir ilişkilerde çocuk sahibi olmanın heteronormatif dünyada nasıl kafa karışıklıklarına tekabül edebileceğine tanıklık ediyoruz film
boyunca. İkili, üçlü, dörtlü…tüm ilişkilerin birbirini desteklemeye, birbirini serpiltip geliştirmeye yaradığını görüyoruz. Kuir ütopyalardan biri de bu muydu? Transfinite, ütopyaları doğaüstü birtakım insanların değil, bizim gibi insanların gerçekleştirebileceğinin müjdesini veriyor aslında. Bizim gibi bir avuç kuirin… Dolayısıyla Transfinite’in birçok açıdan amatör oluşu, benzer filmlerin yapılabilirliğine, film yapmanın, kendine sanatsal bir alan açmanın güçlendiriciğine inandırıyor izleyeni.

 

 

Viva karakterinin manifesto vuruşuyla sonlanıyor film: kitlesel hapislere, sınır dışılara ve göçmen yasaklarına son, yerlilere toprakları geri verilsin, translar için toplumsal cinsiyet eşitliği, ücretsiz – beyaz dominasyonunun olmadığı bir eğitim sistemi ve siyahların linç edilmesine son. Tüm bu talepler 5 yıldızlı bir otelin önündeki türlü milletlerden bayrakların önüne düşüyor. Sorunun kaynağına işaret edilmiş oluyor böylece: hepimiz öyle ya da böyle bu milliyetler ve sınırlarla örülmüş sistemin bir parçasıyız. Net, ve radikal…Tıpkı filmin bütünü gibi.

 

Kuirfest’in ikinci gününde (25 Ocak) saat 17:30’da eski Yeşilçam sineması-yeni Vault 34’te izleyebileceğiniz bu ilham verici kuir bilim kurgusunu kaçırmayın. Hem belki filmin yönetmenine “bana kuir ütopyaları çekebilir misin?” diye sorabilirsiniz.

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

KÜLTÜR

YAtarlı Rap’in Mitik Prensesi: Harpya*
Atarlı Rap’in Mitik Prensesi: Harpya*

Facebook Twitter Gmail Shares   İtiraf ediyorum, Mayıs 2023’teki yoğun seçim gündemini atlatabilmemi iki rapçiye borçluyum. Bunlardan biri Gazapizm, diğeri Harpya’ydı. O kadar yorucu, sinir bozucu ve öfkeli zamanlardı ki sadece rap dinleyip sokakta hızlı hızlı yürüyordum. Harpya epeydir tanıdığım ve tanımadan önce de müziğini çok sevdiğim biriydi. Öfkesi, öfkesini ifade ediş biçimini dinlemek bana […]

MEYDAN

YKA-DER Vakası: Sendikal Haklar ve Çalışma Koşullarına Feminist Bir Müdahale
KA-DER Vakası: Sendikal Haklar ve Çalışma Koşullarına Feminist Bir Müdahale

Hak savunuculuğu yapan sivil toplum alanında, sektörde çalışanların da özlük haklarının ön planda olmasını bekliyor olabilirsiniz. 10 yıldır sivil toplumda çalışan biri olarak bunun çoğu durumda, yanlış kurumsallaşma, dar bütçeler, liyakatsizlik ve mobbing gibi meseleler dolayısıyla böyle olmadığını söyleyebilirim. Pek çok kurumda hala sivil toplum çalışanlarının yol yemek masrafları gibi en temel özlük hakları yok.

SANAT

YBayık Oscarlara can veren anlar: Mark Ruffalo, The Anatomy of a Fall ekibi ve niceleri
Bayık Oscarlara can veren anlar: Mark Ruffalo, The Anatomy of a Fall ekibi ve niceleri

Oscar'larda kazanan, yarışan adaylardan çok sanatçıların, yapımcıların, yönetmenlerin savaşa dair pozisyonunu merak ettiğimiz bu yıl, bana sorarsanız her yıl kadar bayık ve tahmin edilebilirdi.

KÜLTÜR

YNeandria: Peki O Meşhur “Taşra”da Kadınlar ve Gençler Ne Yapıyor?
Neandria: Peki O Meşhur “Taşra”da Kadınlar ve Gençler Ne Yapıyor?

Alamos Gold şirketi yıllar sonra 2021’de Kazdağları’nda altın aramak için tekrar harekete geçti. Bu açıdan film hem gerçekten sürekli orada olan bir ekolojik yıkımın, hem buna karşı örgütlenen genç neslin, hem de bu kasabada yaşamaya devam etmenin hikâyesi.

Bir de bunlar var

Sinemada Kendi Dilini Kurmak ve Yaymak Üzerine: Kıvılcım Akay ile Söyleşi
Gerçek Dedektif, Yetenekli Bayan Highsmith ile Sıradan Bir Gün
Good Deed Bad Deed: Fotoğrafçılar İçin Bir Kutu Oyunu

Pin It on Pinterest